×

Kurumsal

Künye Kullanım Sözleşmesi Gizlilik Politikası Yayın İlkelerimiz Özel Üyelik

Haber Kategorileri

Tepebaşı Odunpazarı Bölgesel Ekonomi Siyaset Asayiş Eğitim Gündem Sağlık Yaşam Spor Eskişehir tanıtım İlçeler Röportajlar

Medya

Foto Galeri Web TV Canlı TV

Makaleler

Yazarlar Makaleler

Servisler

Seri İlanlar Firma Rehberi Biyografiler Nöbetçi Eczaneler Namaz Vakitleri Kripto Para borsası Faydalı linkler Puan Durumu Fikstür Anketler

Destek

Üye Ol Giriş İletişim

Elektrik Kesintelerinden Doğan Zarar


2023-03-19 13:26:00

     Elektrik kesintilerinden dolayı ya da kalitesiz hizmet sebebiyle (düşük yahut yüksek voltaj) evlerdeki yahut işletmelerdeki aletlerin/teçhizatın hasar görmesi hâlinde bu zararın tazmini imkânı mevzu bahis olmaktadır. 
Maalesef Türkiye’de elektrik dağıtım şirketlerinin kusurundan yahut ihmalinden doğan zararların tazmini hususunda vatandaşlarımızın kahir ekseriyeti -mevzuatın karışık ve anlaşılması zor olması sebebiyle de- ne yapacağını ve nereye başvuracağını bilmeyebilmektedir. Başvuruların belirli sürelerde yapılması gerektiği hallerin mevcudiyeti dikkate alındığında erken harekete geçmek ve doğru bir şekilde bilgilenmek önem arz etmektedir.


    Elektrik Piyasasında Dağıtım ve Perakende Satış Faaliyetlerine İlişkin Kalite Yönetmeliğinin 26. maddesi; “(1) Kullanıcı, elektrik dağıtım sisteminden kaynaklanan kalite sorunları nedeniyle teçhizatında oluşan hasara ilişkin zararın tazmini için zararın ortaya çıktığı tarihten itibaren 30 (otuz) gün içerisinde dağıtım şirketine talepte bulunur.
(2) Kullanıcı tarafından yapılan teçhizat hasarının tazminine ilişkin başvurularda, hasarın niteliği, kullanıcı tesisinin durumu, dağıtım sisteminde meydana gelen kesinti, arıza, gerilim dalgalanması gibi hususlarda dağıtım şirketi tarafından yapılacak inceleme ve değerlendirme neticesinde teknik rapor düzenlenir. Kullanıcı teçhizatı hasarının tazmin edilebilmesi için hazırlanan teknik rapor sonucunda söz konusu hasarın dağıtım sisteminden kaynaklandığının tespit edilmesi gereklidir.


(3) Yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde başvurunun haklı bulunmadığı durumda, dağıtım şirketi başvuruyu müteakip 10 (on) iş günü içerisinde, gerekçe ve inceleme sonuçlarını içeren teknik rapor ile birlikte kullanıcıya bildirimde bulunur.” hükümlerini düzenlemektedir.


    6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 16. maddesi; “(1) Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı hizmetten sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, hizmetin ifası tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir.
(2) Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.” hükümlerini düzenlemektedir.


İlgili yönetmelikteki 30 günlük sürenin hak düşürücü süre mi, zamanaşımı süresi mi yoksa sadece düzenleyici süre mi olup olmadığı hukukçular tarafından farklı şekillerde yorumlanmaya müsaittir. Uygulamada tüketici hakem heyeti üyelerinin ve tüketici mahkemesi hakimlerinin yorumu önem arz etmektedir zira doktrinde ve Yargıtay içtihatlarında kesin bir yorum söz konusu değildir. Bizim kanaatimize göre ise mezkur yönetmelikteki 30 günlük süre, düzenleyici bir süre olmakla beraber bu sürenin geçmesinden sonra yapılacak olan zarar tazminatı müracaatlarının da kabulü gerekmektedir. Fakat ihtiyata uygun olan elektrik kesintileri sebebiyle doğan zarardan sonraki 30 gün içerisinde ilgili elektrik dağıtım şirketine talepte bulunmaktır.

 

Başvurular Nereye Yapılabilir?

Zikredilen yönetmelik maddesine göre zararın tazmini için elektrik dağıtım şirketine 30 gün içinde müracaat edilebilmektedir. Elektrik dağıtım şirketi bu müracaatı değerlendirdikten sonra haklı buluyorsa zaranın tazmini için gerekli süreci başlatmalıdır. Aksi takdirde ise 10 iş günü içerisinde kullanıcıya başvurusunun olumsuz neticelendiğini bildirmelidir. Kullanıcı, bu bildirimden sonra, zararın miktarına göre ya tüketici hakem heyetlerine müracaat edebilir ya da tüketici mahkemesinde dava açarak hakkını arayabilir. 
Uygulamada sıklıkla tercih edilen yol, doğrudan tüketici hakem heyetlerine müracaat etmek yahut tüketici mahkemelerinde dava açmaktır. 2023 yılı için değeri 66.000 (altmışaltı bin) Türk Lirasının altında bulunan tüketici uyuşmazlıklarında, İl veya İlçe Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru yapılabilecektir. Bu miktarın üstündeki uyuşmazlıklar için ise tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamaz. Doğrudan tüketici mahkemelerinde dava açmak suretiyle elektrik kesintilerinden doğan zararların tazmini mümkün olacaktır. 

 


 

YORUM YAPIN

Yorum yapmak için üye olmanız gerekmektedir. Üye girişi yapmak için Tıklayın