×

Kurumsal

Künye Kullanım Sözleşmesi Gizlilik Politikası Yayın İlkelerimiz Özel Üyelik

Haber Kategorileri

Tepebaşı Odunpazarı Bölgesel Ekonomi Siyaset Asayiş Eğitim Gündem Sağlık Yaşam Spor Eskişehir tanıtım İlçeler Röportajlar

Medya

Foto Galeri Web TV Canlı TV

Makaleler

Yazarlar Makaleler

Servisler

Seri İlanlar Firma Rehberi Biyografiler Nöbetçi Eczaneler Namaz Vakitleri Kripto Para borsası Faydalı linkler Puan Durumu Fikstür Anketler

Destek

Üye Ol Giriş İletişim

AK Parti'de Düğün Bayram!


2023-03-07 13:04:00

Altılı Masa’nın dağılması özellikle AK Parti medyasında adeta bir bayram yarattı. Şimdiden seçimin kazanıldığından çok eminler. Buna Altılı Masa’da yaşanan psikolojik çöküş havası da eklenince bazılarının ayakları yerden iyice kesilmiş. Gerçekte durum böyle mi,seçim işi bitti mi? Daha doğrusu şöyle soralım: Türkiye’nin sorunları Altılı Masa’nın dağılmasıyla bitti mi, tek sorunumuz seçimin kazanılması mıydı?

 

Tabii, bu durumu düğün bayram havasıyla kutlayanların Türkiye’nin önündeki süreçlerden ne kadar habersiz olduklarını gösteriyor. Bu da bizim için daha büyük sorumluluklar olduğu gerçeğini hatırlamamızı sağlıyor.

 

Türkiye Batı sisteminin dayattığı büyük bir ekonomik krizle boğuşurken üstüne birde deprem felaketini yaşadı. Zaten güvenlikle ilgili ABD ve Avrupa ile yaşadığımız sorunlar Türkiye için ciddi tehditler barındırıyor. Bu tehdide ABD’nin Tayyip Erdoğan iktidarını devirme hedefini de eklerseniz aslında meselenin bu kadar basit olmadığını rahatça anlayabilirsiniz. O halde bu iyimserliğin nedeni nedir, bizim bilmediğimiz fakat bu yorumcuların bildiği ne var? Kanımca bilgiden ziyade çaresizlikten kaynaklı bir seçmen tavlama taktiği.

 

Anlatmaya çalışayım: Ekonomik krizi çözmekte bocalayan ve serbest piyasacılıktan bir türlü kopamayan AK Parti deprem felaketiyle hareket alanı iyice daralan bir durumla karşı karşıya. Yıllarca devletçiliğe karşı mücadele etmiş bir siyasi anlayış olarak devletçilikten başka çaresi olmayan bir felaketle boğuşuyoruz. O zaman gerçekle yüzleşmek yerine sorunların üzerini örtmeyi ve sorun yokmuş gibi davranmayı tercih ediyorlar. Çünkü halkı ikna ederek zorlukların çözülebileceğine inanmıyorlar. Devrimci değiller,kafalarını sandıktan çıkaramadıkları için seçim kazanmanın ‘vermek’ten başka çözümü olabileceğine yabancılar. Oysa Türkiye, vererek sorun çözemeyeceği bir noktaya gelip dayanmış.

 

Sistem partilerinin kafasını gömdüğü seçim sandığı artık Türk halkının bu sistem ve onun partileriyle varabileceği bir yer olmadığını gösteriyor. Daha depremin enkazı kaldırılmadan bu enkazı fırsata çevirmenin telaşına düştüler. Deprem yıkıntılarının üzerinde davul zurna çalıp oy istemek hangi ahlaka sığar? Bütün oyları alsanız, bu acıyla kıvranan insanların duygularını sömürerek iktidar olsanız ne olur? Türk Milleti bu deprem enkazının altında kalmayacak kadar büyük bir milllettir. Fakat bu millet için asıl enkaz serbest piyasacılığın yarattığı bu sistem ve onun siyasetçileridir.

YORUM YAPIN

Yorum yapmak için üye olmanız gerekmektedir. Üye girişi yapmak için Tıklayın