Bu sene oluşan yüzde 100’lük çimlenmeyle yüksek verim bekleyen çiftçiyi bu sefer de mahsulde oluşan hastalık vurdu.
Spor Yaşam Yeşil 17/01/2022 11:40 17/01/2022 11:41
Bu sene oluşan yüzde 100’lük çimlenmeyle yüksek verim bekleyen çiftçiyi bu sefer de mahsulde oluşan hastalık vurdu.
Bu sene oluşan yüzde 100'lük çimlenmeyle yüksek verim bekleyen çiftçiyi bu sefer de mahsulde oluşan hastalık vurdu. Hevesi kursağında kalan ve mahsulünü kaybetme korkusu yaşayan çiftçi Osman Öztürk, tarlasındaki hastalığın her geçen gün daha fazla yayıldığını belirterek "Köke yayılırsa arpalar tamamen gidecek" dedi.
Yaşadıkları sorunlarla sık sık gündeme gelen çiftçilerin derdi bitmiyor. Aylardır gübre fiyatlarından dert yanan çiftçiler, bu sefer de ekili mahsulünün derdine düştü. Geçtiğimiz yıllara göre yaşanan yüzde 100'lük çimlenmenin hevesiyle sezona giriş yapan çiftçilerin hevesi kursağında kaldı. Tarlasına bakarak kara kara düşünen üretici, mahsulünü vuran hastalığa karşı çözüm yolu arayışına girdi. Uzmanların tohuma ve gübreye bağladığı hastalık gün geçtikçe tarlalarda yayılmaya devam ediyor. Yüksek fiyatlardan dolayı çiftçinin gerekli miktarda gübre kullanamaması hastalığın yayılmasını da hızlandırıyor. Tarlalarda hastalığa yakalanan bölgeler kurudu ve sarardı. Verimini yitirerek alaca hale gelen bölgeler drone ile havadan görüntülendi.
“Köke yayılırsa arpalar tamamen gidecek”
Eskişehir'de çiftçilik yapan Osman Öztürk, tarlasında ilk başlarda küçük alanlarda sarardığını fakat şu anda önüne geçemediklerini söyledi. Hastalığın bu hızla ilerlemesi ve köke ulaşması durumunda ektiği bütün arpaların öleceğini belirten Öztürk, “Şu anda bir hastalıkla uğraşıyoruz. Yuvarlak sararmalar var ve günden güne çoğalıyor. Buna bir çare arıyoruz. Çok ufak başladı ve günden güne arttı. Bunun için bir ilaç mı olur, gübre mi olur artık ne gerekiyorsa onu yapmamız lazım. Bu köke yayılırsa arpalar tamamen gidecek. Başlayalı 10-15 gün oldu. Başladığında çok ufaktı, oyum oyumdu ve günden güne çoğaldı” ifadelerini kullandı.
“Üreticinin gübresini desteklememiz lazım”
Hastalığın asıl sebebinin yeterli gübre kullanılamaması olduğunu belirten Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan, çiftçi için destek istedi. Yeterli düzeyde destekle birlikte çiftçinin gübreyi gerektiği kadar kullanabileceğini belirten Buluşan, hastalığın bu şekilde ortadan kalkacağını söyledi. Bu sene yaşanan güzel çimlenmenin ardından hastalığın verim düşürmesinden endişe duyduklarını, acil müdahale gerektiğini belirten Süleyman Buluşan şu ifadeleri kullandı:
“2022 mahsullerimizin çimlenme olayı çok güzel oldu. Yağışların sağanak şeklinde geçmesinden dolayı geçen yıl yaşamış olduğumuz çim bitmeme olayları bu sene yok. Yüzde yüz diyebiliriz çim bitmemesini. Havaların bir anda soğuyup bir anda ısınması bir de ılımlı geçmesi arpalarda hızlı büyümeye yol açtı. Bunun yanı sıra bir de hastalık belirdi özellikle bu bölgemizde. Geçen hafta Tarım İlçe Müdürlüğü'nden Ziraat Mühendisleri geldi. Yapmış olduğu çalışmada önce tohum cinsinden gerçekleştiği düşünüldü, şu an baktığımızda açık ve net olarak yeterli gübrelememe olmadığını görüyoruz. Bizim toprak altı dap dediğimiz gübreyi atamadı çoğu üreticimiz. Gördüğümüz tarlalarda dap gübresinin olmadığı söyleniyor. Bu zaten başlıca birinci sorunumuz. Bunun arkasında da bu saatten sonra da üst gübreler olsun, ilaçlama olsun bu hastalık için yapılması gereken bir çalışma olacak. Geçen hafta geldiğimizde yüzde 50'lerdeydi hastalık oranı. Çoğalmış şu anda. Bu verimin düşeceğini anlatıyor. Tabi ki de sonuç olarak ne yapılabileceğini bilmiyoruz. Ama bizim asıl sorunumuz gübre ve ilaç. Bizim üreticimiz şu anda ekimini yapmış, görevini yapmış. Şu anda üst gübreye geçtiğimizde üreticimizin üre gübresi kullanması gerekiyor. Üreticimizin atması gereken gübre 14 liralarda. Bu fiyatlarla bizim üreticimiz mahsulüne gübresini atamayacak. Bizim acil önlem olarak yüzde 50 üreticinin gübresini desteklememiz lazım. Dap gübresi, alt gübresi geçti, üstteki yaprak gübresine bari bu desteği vermemiz lazım. Tabi ki ilerdeki hava koşullarına göre ne şeklide bir düzenleme olur, güzel dönüş olur onu bilemem. Ama en büyük sorun toprağın kendini doyurması, mahsulün kendini alması.”